Çaykur Rizespor’a geçen dönem devre ortasında katılan 31 yaşındaki Hırvat orta saha oyuncusu Damjan Djokovic, grubunun yeni dönem hazırlıklarını sürdürdüğü Erzurum’un Palandöken Dağı eteklerindeki Yüksek İrtifa Kamp Merkezi’nde AA muhabirine, ekibe geldiğinde Kovid-19’dan ötürü sıkıntı bir süreç yaşadığını söyledi.

Ekip arkadaşlarının ağır dayanağıyla grubu ligde tutmayı başardıklarını anlatan Djokovic, Türkiye’ye ahenk sağladığını belirtti.

Djokovic, Türkiye’deki gayelerine ait şunları lisana getirdi:

“Hedefim ferdî olarak sakatlanmadan hoş dönem geçirmek. Olabildiğince oynayıp bu grubun başarısına katkıda bulunmak istiyorum. Ekip olarak da birinci gayemiz ligde kalmak. Gelecek iyi oyuncularla umarım ligin üst sıralarında yer alırız. Yeni bir kadro oluşturacağız. Dönem başında nasıl hazırlanırsanız, iyi oyuncular gelirse onun üzerine alışılmış ki bir şeyler inşa edebilirsiniz lakin istediğiniz kadar kaliteli oyuncular getirin şayet o grup olgusunu alana yansıtamazsanız başarısız olursunuz. Biz geçen dönem sonunda aslında bunu yakaladık, o grup olgusunu bir biçimde oluşturduk. Bunun üzerine koyabilirsek bu dönem da hoş şeyler yapabiliriz. Burada iyi çalışıp dönem öncesi hazırlığımızı iyi bir halde tamamlamak istiyoruz. Uzun bir dönem olacak, umarım dönem sonunda da ligi hoş bir yerde bitiririz.”

Türkiye’ye geldiğinde üst seviye futbol ülkesini gördüğünü aktaran Djokovic, iç alanda taraftar dayanağını hissetmek istediklerini bildirerek, “Nereye gitsem daima Türk taraftarının ne kadar ateşli ve destekleyici olduğunu söylüyorlardı. Canlı olarak bunu görmek ve yaşamak istiyorum. Taraftarın gelişi bizim için çok hoş olacak. Türkiye ligi bence Avrupa’nın en iyi 8 liginden biri ve gelecekte de çok daha iyi yerlere geleceğini düşünüyorum.” diye konuştu.

“Şu anda iyi bir küme oluşturduğumuzu söyleyebilirim”

Ekibin şu anki durumu ve performansına işaret eden Djokovic, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Geçen dönemden 7-8 oyuncu kaldı ve yeni oyuncular katılacak. Şu anda iyi bir küme oluşturduğumuzu söyleyebilirim. Takımımızda çok fazla genç oyuncu var. Gelecek yeni oyuncularla umarım bu atmosferi devam ettirip hoş bir kadro oluştururuz. Kadroya geldiğimde bir ahenk süreci yaşandı ancak tekrar de elimden geldiğini yapmaya çalıştım. Ben her vakit yüzde 100’ünü alana veren bir futbolcuyum ve şu ana kadar göstermiş olduğum performanstan mutluyum. Bunu da geliştirebileceğimi düşünüyorum. Dönem başında ekiple birlikte hazırlık kampı geçirerek çok daha iyi hazırlanıp, grup arkadaşlarınızı çok daha iyi tanıyıp daha iyi bir dönem geçirebilirsiniz. Amacım aslında bu hazırlık kampıyla daha iyi ahenk sağlayıp ekip arkadaşlarımla hoş dönem geçirmek.”

Djokovic, kadroda birinci formayı Fenerbahçe’ye karşı giydiğini kaydederek, “Fenerbahçe’ye karşı oynamak benin için olağan ki çok özel bir histi lakin bu hissi Türkiye’de büyük gruplara karşı bilhassa İstanbul’daki kadrolara karşı oynadığınızda hissediyorsunuz. Zira Türkiye ligi dünya çapında takip edilen bir lig ve dünya çapında da Türk taraftarlar bu ligi seyrediyorlar.” tabirlerini kullandı.

“Benim asıl gayretim sütlaç ve baklavaya karşı”

Çaykur Rizespor’da olmaktan ötürü memnun olduğunu aktaran Djokovic, “Rize küçük bir kent olmasına karşın çok iyi vakit geçiriyorum. Evvelden de çay içiyordum lakin bunu Rize’de içmek farklı kılıyor durumu. Benim asıl gayretim sütlaç ve baklavaya karşı. Zira dayanılmazlar lakin ben o savaşı kazanacağımı düşünüyorum.” dedi.

Djokovic, yabancı oyuncu sınırlamasıyla ilgili olarak ise “Tabii ki daha az yer olduğu için buradaki yabancı oyuncular kendilerini daha çok göstermek zorunda kalacak. Yabancı oyuncuların ligde forma kapmak için daha çok savaşmaları gerekecek. Bu aslında iki taraf için de kazan kazan olacak. Daha kaliteli oyuncular gelecek ve bu kalitede lige yansıyacak.” değerlendirmesinde bulundu.