Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Karadeniz Eğitim Kültür ve Etraf Muhafaza Vakfı Karadeniz Stratejik Araştırmalar Merkezi ve Marmara Üniversitesi tarafından  düzenlenen 7. Milletlerarası Mavi Karadeniz Kongresi’ne katıldı. Milletlerarası bağlamda Karadeniz Havzası’nı çalışan akademisyenler, araştırmacılar, lokal yöneticiler, iş dünyası temsilcileri, doktora öğrencileri, sivil toplum kuruluşlarının başkanları, aktivistler ve başka uzmanlar Mavi Karadeniz Kongresi’nde bir ortaya geldi. Kongrede lokal idareler, etraf, iktisat, finans, lojistik ve siyaset ile alakalı bölgesel problemler konuşuldu. 

 “BÖLGEDE İYİ KOMŞULUK İÇİN TAHLİLLER ARZULUYORUZ”

Kongrede konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, “Karadeniz Havzası’nda barış, güvenlik ve iş birliğinin farklı hususlarda ele alınacağı kongrenin ülkemiz ve bölgemiz için iyi olmasını diliyorum. Bölgede ticari hareketliliğin Hazar Denizi’nden başlayarak Avrupa’ya yayıldığı çizgide Karadeniz, bölge ülkelerinin dünya pazarlarına açılabilmesi için global bir fonksiyon yükselmektedir. Karadeniz’de bin 695 km’lik en uzun kıyı şeridine sahip olan olan ülkemiz, deniz ilişkisiyle Bulgaristan, Romanya, Ukrayna,  Rusya ve Gürcistanla da yeniden denizden komşuluğumuz var. Biz bir iç deniz olarak Karadeniz’deki deniz yetki alanlarımız 463 bin kilometrekare mavi vatan safımızın değerli bir  bölümünü oluşturmaktadır. Deniz güvenliğine tesiri, ticaret potansiyeli ve güç kaynaklarıyla Karadeniz’in barış, istikrar ve refah denizi olması için Türkiye olarak kıymetli sorumluluklar göstermekteyiz. Karadeniz’in jeopolitik, jeostratejik ve jeogüvenlik açısından değerine istinaden tüm kıyıdaş devletlerin bölgede müşterek sorumluluğu bulunduğuna yürekten inanmaktayız. Bu açıdan Karadeniz’in iş birliği imkanlarına Kafkaslar ve Balkanları da katarak iktisat, güç, güvenlik ve ulaşım üzere taraflardan ele alınacağı bu kongreyi son derece kıymetli buluyoruz. Yani Karadeniz’de bölgenin problemlerine en iyi tahlilin yeniden bölge ülkelerinin kendi içinde çıkabileceğine inanıyoruz. Bir yandan bölge ülkeler ile bağları geliştirirken öteki yandan bölgedeki problemlerin iyi komşuluk ilgileri çerçevesinde tahlilini arzuluyoruz” dedi.

 “BUGÜN İTİBARİYLE KARADENİZ’İN DERİN DENİZ ALANLARINDA DA ÇALIŞAMALARIMIZ SÜRECEK”

Karadeniz bölgesinde barış ve refah için çalıştıklarını belirten Oktay, “NATO içerisinde de Karadeniz’e yönelik adımların  hep ölçülü ve ihtiyatlı olması gerektiğini savunuyoruz. Karadeniz’de bir yetki alanı probleminin olmaması bölgede barış ve istikrarın sürdürülebilmesine katkı sağlayan faktörlerden birisi. Bilhassa ticaret ve yatırımların sağlılıklı tabanda yürüyebilmesinde temel kuralın huzur ve istikrar olduğuna inanıyoruz. Türkiye perspektifinden Karadeniz bölgesinde güvenliği tesis etmenin ve muhafazanın yolu bölgedeki denetimsiz askeri yapılanmaların teşvik etmek yerine ortak işbirliği amacına odaklanmaktan geçer. Bu doğrultuda güç işbirlikleri bölgede barış, istikrar ve refahın devamlılığı için büyük kıymet taşımaktadır. Türkiye, bölgedeki ortakları ile birlikte tarihi değerdeki projeleri hayata geçirmiştir. Ham petrol boru çizgisi, doğalgaz boru çizgisi üzere projeler bölgesel güç güvenliğine somut katkı sağlamaktadır. Bunların yanı sıra geçtiğimiz yıl Sakarya havzasında keşfettiğimiz doğalgaz rezervi bölgedeki güç denklemini yeni baştan kuran tesire sahiptir. Ülkemizin 11 yıllık doğalgaz gereksinimini karşılayacak  keşfin bugün itibariyle Karadeniz’in derin deniz alanlarında da çalışamalarımız sürecek” diye konuştu.