Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, NTV canlı yayınında Ahmed Arpat’ın sorularını yanıtladı. Kalın bilhassa son günlerde çok tartışılan, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Konseyi üyesi Bülent Arınç’ın Demirtaş ve Kavala için sarf ettiği kelamları yorumladı. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü, Alaattin Çakıcı‘nın CHP Önderi Kemal Kılıçdaroğlu‘na yönelik tehdit mektubuyla ilgili de konuştu.

Koronavirüs yakalanan ve tedavi gördükten sonra iyileşen Kalın hastalık sürecine ait, “O kadar dikkat etmemize karşın kaptık. Nezle, grip üzere atlattık. Kısa bir müddette toparladım. Birinci belirdiği anda Cumhurbaşkanımızdan uzaklaştım, onun sıhhati hepimizinkinden daha kıymetli. İsmi konmamış bir karantinaya aldım kendimi. Test olumlu gelince çabucak karantinaya ve tedaviye geçtim. Tedavi süreci kuvvetli değildi. İstirahat ettik. Benim için iyi bir fırsat da oldu, işleri telefonla takip ettim. Elimde bir kitap çalışması vardı, onu bitirdim. Verimli bir karantina devri oldu.” dedi.

SALGIN İÇİN ALINAN YENİ ÖNLEMLER

Artan koronavirüs salgına ve önlemlere ait değerlendirmelerde bulunan Kalın, “Vatandaşın bu bahiste şuur sahibi olması çok kıymetli. Birçok Avrupa ülkesinde de bu önlemler uygulanıyor. Bu önlemler sürece nazaran tekrar ele alınacak. Salgının sürecine nazaran önlemler azalabilir, artabilir. Önlemlere uymak hasta olmaktan hastane yatmaktan iyidir. Lütfen önlemlere uyalım. Sıkı bir biçimde bu önlemlere uymamız lazım. Aşı çalışmalarında da çok telaşlı olmamız lazım. İnşallah bunlar başarılı sonuçlar verecek. Aşının salgını büsbütün durdurması için vakte gereksinim var.” tabirlerini kullandı.

ARINÇ’IN KAVALA VE DEMİRTAŞ ÇIKIŞI

Cumhurbaşkanlığı YÜK Üyesi Bülent Arınç’ın Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala’nın tahliyesini istemesiyle ilgili de konuşan Kalın, “Cumhurbaşkanımız ismine sözcü üzere konuşmuyorlar. Onlar kendi görüşlerini söz ediyorlar, Cumhurbaşkanımız da bunları dinliyor. Tüm bunların istişareleri yapıldıktan sonra siyaset haline gelmesi Cumhurbaşkanımızın iradesiyle olan bir şey. Hakikaten çok dinleyen, istişare eden, not alan bir başkandan bahsediyoruz. Bu iki isim üzerinden tartışmak istemem. Sıkıntıyı yalnızca bu iki kişinin davasına indirgemek istemem. Bunlar zati yargı ıslahatı içerisinde konuşulan bahisler. Toplumdaki birtakım hassasiyetleri de göz gerisi etmemek lazım. Sn. Arınç bu halde konuştuğunda tahminen türel bir açıdan konuşuyor lakin bunu yaşanan olaylardan bağımsız ele almak mümkün değil.” dedi.

ÇAKICI’NIN KILIÇDAROĞLU’NUN TEHDİDİ

Kılıçdaroğlu’nu tehdit eden Çakıcı hakkında da açıklamada bulunan Kalın kelamlarını şöyle sürdürdü: “Savcılık soruşturma başlattı ve hukuksal süreç ilerliyor. Türkiye‘de kimsenin kimseyi bu halde tehdit etmesi kabul edilebilir değil. O sürecin tamamlanmasını bekleyeceğiz. Umarım hukukun kuralları içerisinde ne gerekiyorsa mahkemeler gereğini yapacaktır. Sn. Bahçeli’nin Çakıcı ile eskiye giden bir dostluğu olması da onun tahminen bir vefa hissiyle söylediği bir şey. Hukukun ortaya koyduğu normlarla bir çatışma olmaması gerekir.”

İKTİSAT VE HUKUKTA ISLAHAT HAZIRLIĞI

“Değişime adapte olmak zorundayız, yeni kanunlar yapmayız. AB perspektifi hala değerli, kaybedilmiş değil. Vatandaşlarımızın demokratik hak ve özgürlüklerini yükseltecek yeni kanunlar yapılacak. 11 Eylül’den sonra ABD’nin aldığı tedbirleri hatırlayın. Her demokratik ülkenin gözetmesi gereken bir istikrar bu. Özgürlük-güvenlik istikrarını sağlamak gerekiyor. Farklı düşünmenin ahlakını koruyarak yapmalıyız.”

ABD’DE BIDEN’IN LİDER SEÇİLMESİ

“Biden idaresi hala şekillenmedi, göreceğiz. Amerikan idaresinin başında kim olursa olsun, Türkiye’yi göz gerisi edebilecek bir yaklaşıma sahip olmaları mümkün değil. Kendi çıkarları için de bu böyledir. Trump gelirken de bir sürü şey söyledi, bir formda alakalar rayına oturdu. Biden idaresi de gelse, Trump idaresi de devam etse, Türkiye’nin ABD ile bağlantılarında 2 tane ulusal güvenlik sıkıntısı var: 1) PKK 2) FETÖ. Türkiye kenara atılabilecek bir ülke değil. PKK ve FETÖ bizim için ulusal güvenlik sıkıntısıdır.”

ABD’NİN YAPTIRIM TEHDİTLERİ

“Patriotları almak için ABD ile 6 yıl müzakere ettik. Blöf yaptığımızı sandılar. Ne vakit Ruslarla imza attık, blöf olmadığını anladılar. S-400 ve F-35 sorunu objektif gerçeklere dayanmıyor. Görüş ayrılıkları ABD’ni yanlış tercihleri sonucunda bu noktaya geldi. KATSA konusu kongrede devam ediyor. Trump bunu imzalayabilir, geri iade edebilir, Biden’a bırakabilir. Yaptırım lisanı ve tekniği, bilhassa Türkiye üzere bir ülke için yapan bir metot değil. Türkiye’ye yaptırım lisanıyla konuşursanız siz kaybedersiniz.”

AB YAPTIRIM KARARI MI ALACAK?

“Türkiye üzere bir ülkeye karşı, Erdoğan üzere bir başkana karşı bu yaptırım tehdidinin sonuç vermeyeceğini kendileri de biliyorlar. Yunanistan’la istikşafi görüşmeler yapmaya hazırız dedik. Ortak nokta çok fazla uygun iklim inşa edilmeli. AB’nin gündemi tek bir üyenin itirazına indirgenmemeli. Yunanistan’la sorun yaşamak istemiyoruz. Oruç Reis’in o bölgedeki çalışmaları bu ay sonuna kadar devam edecek. Çalışmaları bittikten sonra diğer bölgede de çalışabilir. Karabağ’da, Libya’da Suriye’de bulunmamız AB için iyidir.”

DOĞU AKDENİZ’DEKİ SONDAJ TANSİYONU

“Ortak çalışma yapabiliriz, ortak arama tarama yapabiliriz.Sorunda diplomasiye alan açan her vakit Türkiye oldu. Yaptırımlar daha çok sorun çıkmasına neden olur. Muhalefetin bu bildirilere dayanak olması gerekir.”

KARABAĞ’DA YER ALACAK MÜŞAHEDE GÜCÜ

“Türkiye zati Azerbaycan’dadır ve olacaktır. Koridorların korunması son derece kıymetli. Müşahede gücünü bir kesimi olarak Türkiye orada olacak. Türkiye ve Azerbaycan orada kelam sahibi olacak.”

Haberler.com