CELAL UMUT EREN

EURO 2020’ye gelirken hem Hırvatistan hem İspanya incelemeleri yapıldığında teknik yöneticilerin baskın geldiği iki grup karşımıza çıkıyordu.
Luis Enrique’nin bilhassa Real Madrid’li oyunculara takımında yer vermemesi ve Barcelona yüklü oyuncuları daha çok tercih etmesi reaksiyon alıyordu. Fakat başındaki 4-3-3 nizamı, tam bir Barcelona tertibiydi. Bu takım tercihi nedeniyle Luis Enrique’yi bir imtihan bekliyordu.
Hırvatistan’da da Zlatko Dalic’in 2018 Dünya Kupası’ndaki final muvaffakiyetinden sonra EURO 2020’de ortaya koyacağı performans gerçek manada bir meslek testi idi.
Maça başlarken iki kadronun önlemli ve sakin kalma isteği vardı. Hırvatistan, İskoçya karşısından 3-1 kazanırken Luka Modric’in liderliği olmasa tahminen kümelerde eleneceklerdi. Maçın başında buldukları baht golüne rağmen İspanya geri dönüşüyle dikkat çekti. Luis Enrique’li bu İspanya tahminen 2008-2012 ortasındaki tarihi ekiple kıyaslanamaz lakin geçiş oyunundaki muvaffakiyet, birlikte hareket etme kabiliyeti ve uyumlarıyla her rakip için zorlayıcılar. En büyük ve tek önemli zaafları Sergio Ramos’suz defans sınırı.
Kovacic-Modric-Rebic-Brozovic üzere altın kuşak olarak isimlendirilen Hırvatistan orta alanına karşı İspanya birinci yarıda daha disiplinli taraftı.
İkinci yarıda Kramaric’in Hırvatistan ismine oyuna girmesi farklı bir maçı ortaya çıkardı. Kramaric’in hem savunma ardına kaçabilme özelliği hem de ceza alanı içindeki meziyetleri İspanya’yı bir anda savunmada telaşlı bir pozisyona taşıdı.
4-3-3 sistemindeki Boğalar, Busquets, Koke, Pedri’li orta saha ile vakit zaman zayıf kalmaya başladı.
Olmo ve Pau Torres’i oyuna sokan İspanya bir anda Hırvatistan’ın hamleye rahat çıkışlarını durdurdu. Ferran Torres’in 3. golünde de oyuna 72’de giren Pau Torres’in pası vardı.
Hırvatistan hakikaten kaliteli oyunculardan heyeti bir kadro ve Modric’in liderliğinde başarılı bir nesil var. Pasalic’in eşitliği getiren golünde de Hırvatistan’ın hamle gücü 2018’de Dünya Kupası’ndaki muvaffakiyetlerini anımsattı. Ancak bu kuşağın en büyük zaafı üst seviye bir stopere sahip olmaması. Vaktinde Slaven Bilic, Igor Tudor, Vedran Corluka üzere stoperlerle 1998 ve 2018 Dünya Kupası’nda muvaffakiyet kazanan Hırvatlara, EURO 2020’de Domagoj Vida’nın performansı yetmedi. 4 maçta 8 gol yediler.
Hırvatistan, İspanya’daki savunma boşluklarında gol yapamasa da İspanya’da Morata, Hırvatların defans zaafını kullandı. Oyarzabal’ın skoru 5-3’e taşıdığı golde de Hırvatistan defansının zaafı tekrar ortaya çıktı. 3-1’den geri dönen ve maçı uzatmalara götüren Hırvatistan’ı yakan işte bu defans sınırı oldu.