Pankreas iltihaplanmasının yani pankreatitin altında en başta safra kesesi taşı ve çamuru geldiğini belirten Prof. Dr. Onur Yaprak “Tüm pankreas iltihaplarının yarısından fazlasında neden safra kesesi taşı ve çamurudur. Safra kesesinde çok sayıda küçük taşı olanlarda pankreatit riski daha yüksektir. Pankreasın akut iltihabında ‘kemer tarzında’ olarak nitelendirdiğimiz ve sırta vuran bir karın ağrısı kelam konusudur” dedi.
Medipol Mega Üniversite Hastanesi Organ Nakli Kısmından Prof. Dr. Onur Yaprak, pankreas iltihabının altında başta safra kesesi taşı olmak üzere birçok faktörün rol oynadığını belirterek, “Pankreas bezinin iltihabi durumuna ‘pankreatit’ deniliyor. Pankreas karın üst boşluğunda mide ardında yer alan ortalama 15-20 cm uzunluğunda ve 70 gram tartısında bir organdır. Temel vazifesi yiyeceklerle bir arada aldığımız karbonhidrat, protein ve yağların sindirimi için enzimleri ve insülin üzere kimi hormonları salgılamaktır. Akut pankreas iltihaplanmasının toplumda görülme sıklığı ortalama her 100 bin şahısta 20-30 oranındadır” diye konuştu.
“EN KIYMETLİ NEDENİ SAFRA KESESİ TAŞI VE ÇAMURUDUR”
Birçok faktörün pankreas iltihabına yol açabildiğine işaret eden Prof. Dr. Yaprak, şöyle devam etti:
“Bunların başında safra kesesi taşı ve çamuru gelmektedir. Tüm pankreas iltihaplarının yarısından fazlasında neden safra kesesi taşı ve çamurudur. Lakin her safra kesesinde taş olanda pankreatit gelişmez. Aslında safra kesesinde taş olan her 4 beşerden 3’ü hayatı boyunca taştan kaynaklı sorun yaşamaz. Safra kesesinde taş yahut çamur görülmesi toplumda sık karşılaşılan bir durumdur. Toplumun ortalama yüzde 10’unda safra kesesi taşı mevcuttur. Bu oran 65 yaş üstünde yüzde 35’e kadar çıkar. Daha evvel hiçbir şikayet yapmamış olan bir taşın tesadüfen ultrasonografide saptanmasından sonra bedende önemli sıkıntılara yol açması az bir durumdur. Saptandıktan sonraki yıllar içinde lakin yüzde 15 ila 20 hastada bir şikayete yol açar. Safra kesesi taşı şikayet yapmaya başlayan şahısların ise yüzde 1 ila 3’ünde pankreas bezinde iltihap gelişir.”
“ÇOK SAYIDA KÜÇÜK TAŞI OLANLARDA RİSK DAHA FAZLA”
Pankreatit belirtilerini ise şu biçimde sıralayan Prof. Dr. Yaprak, “Safra kesesinde çok sayıda kanaldan geçebilecek kadar küçük taş olan, ana safra kanalında taş olan ve pankreas kanalı ile safra kanalı geniş açıda birleşen hastalar pankreas iltihabı için daha yüksek risk altındadır. Pankreasın akut iltihabında ‘kemer tarzında’ olarak nitelendirdiğimiz ve sırta vuran bir karın ağrısı kelam hususudur. Ağrıya ekseriyetle şiddetli bulantı ve kusma eşlik eder. Hastanın yapılan kan analizlerinde çok spesifik olarak amilaz, ve lipaz enzimlerinde artma saptanır. Kesin teşhis karın tomografisinde konulur. Teşhis konulduktan sonra hastalığın ayaktan tedavisi yoktur ve kesinlikle hastanede yatarak tedavi uygulanılır. Klinik tablo, medikal tedaviye kısa müddette yanıt veren hafif formdan, sistemik bulguların eşlik ettiği, sepsis ve çoklu organ yetmezliğinin geliştiği şiddetli forma kadar değişkenlik gösterir. Hastalığın hafif seyretmesi durumunda ortalama 3 -7 gün hastanede tedavi ile iyileşme bahtı varken, ağır seyretmesi durumunda bazen haftalarca hastanede ve ağır bakımda tedavi gerekebilir ve bu türlü ağır seyreden hastalarda vakitle böbrekler akciğerler başta olmak üzere tüm organlar da etkilenir, maalesef bu hastaların yüzde 10 ila 20’si hayatını kaybeder” dedi.
– İstanbul
Kaynak: Demirören Haber Ajansı
Haberler.com
