Korona virüs ve soğuk hava bitki çaylarına rağbeti artırdı

Korona virüs ve soğuk hava bitki çaylarına isteği artırdı

Vatandaşlar bilhassa soğuk algınlığı, grip, nezle üzere hastalıklardan korunmak için bitki çaylarına yöneliyor

Bu devirde korona virüs salgını münasebetiyle vatandaşların bitki çaylarına ilgisi daha da artarken, en fazla zencefil ve zerdeçal bitkilerine yöneldi

47 yıllık aktar Mahmut Karadayı:

“Bizde olan bitki çeşidi ne Avrupa’da ne de Amerika’da yok”

MERSİN – Türkiye’yi tesiri altına alan soğuk hava, kış günlerinin vazgeçilmez içeceği bitki çaylarına isteği artırdı. Bu devirde korona virüs salgını hasebiyle vatandaşların bitki çaylarına ilgisi daha da fazla artarken, en fazla zencefil ve zerdeçal bitkilerine yöneldi.

Havaların süratle soğuduğu, sık sık sıcaklık değişimlerinin yaşandığı günler, soğuk algınlığı, nezle ve gribe de davetiye çıkarıyor. Bilhassa korana virüs salgınının da yaşandığı bu periyotta vatandaşların, hastalıklardan korunmak için birinci başvurdukları yol ise bitki çayları oluyor. Soğuk havalar bitki çaylarına isteği artırırken, aktarlarda en çok zencefil, zerdeçal, tarçın, ıhlamur, adaçayı üzere şifalı bitkiler ile çeşitli bitkilerin bir ortaya getirildiği karışımlar satılıyor.

Mersin’in en işlek caddelerinden Silifke Caddesi üzerinde 45 yıllık baharatçı Mahmut Karadayı, soğuk ve korona virüsten ötürü bitki çaylarına ilginin arttığını söyledi. Vatandaşların bilhassa bir panik içinde olduğunu kaydeden Karadayı, “Korona virüs bir taraftan gribal enfeksiyon bir taraftan vatandaşın paniği bir taraftan, Allah herkese yardım etsin. Sahiden şu anda durum çok önemli. Hastalıktan daha önemli olan panik. Evet ortada bir salgın var fakat sonuçta bir hastalık. Türkiye’de şu anda 17 bine yakın insan hayatını kaybetti. Baktığınız vakit dünyada açlıktan her gün binlerce kişi ölüyor. Yeniden kanser, kalpten günde yüzlerce, binlerce kişi hayatını kaybediyor. Yani insanları çok panik yaptırmamak gerekir. Tabi insanlarda buna hazırlıksız yakalanınca, durum bu türlü oldu. Allah sonumuzu hayır etsin” diye konuştu.

“Bağışıklık sistemini güçlendirmemiz lazım”

Bu devirde bitki çaylarına ilginin çok arttığını vurgulayan Karadayı, “Her vakit diyorum. Bir hastalık gelmeden evvel beşerler önlem alsalar. Genelde bağışıklık sistemini güçlendirici bitkileri yeseler, içseler hasta olmasalar bizim temennimiz bu istikamettedir. Zira bunlar hastalıktan sonra bir şey tabir etmiyor. Bilhassa sonbahar girdikten sonra insanların bağışıklık sistemlerini güçlendirmeleri lazım. Bunları yaparken doğal yollardan yapmak daha yararlı fakat. Gerek bitiklerden gerek besinlerden bunu sağlamalıyız” biçiminde konuştu.

“Bir bitkinin bedende en az 10 yere yararı var”

Vatandaşın yöneldiği bitkilerle ilgili de bilgiler veren Karadayı, “Genelde zerdeçal, ketem tohumu, zencefil, tarçın, karanfil, hatmi, ıhlamur üzere bitkileri istiyorlar. Evvelce birinci evvel ıhlamur isterlerdi ancak artık artık ondan daha fazla istenen bitkiler oldu. Bunların yanı sıra çörek otu isteniyor. En fazla zerdeçal ve zencefil isteniyor. Bağışıklık sistemini güçlendirici 36 farklı bitki var. Mesela zerdeçal bir kez bağışıklık sistemini güçlendiriyor, kanı ve karaciğeri temizliyor, sarılığa iyi geliyor. Bitki çaylarının zati en büyük özelliği bedende en az 10 yere yarar sağlıyor. Yani bir yeri tamir ederken 10 yeri de tamir ediyor” sözlerini kullandı.

“Yurt dışından da siparişler alıyoruz”

Yurt dışından da siparişler aldıklarının altını çizen Karadayı, “Yurt dışından buraya gelip, götüren çok müşterim var. Yada kendilerine götürmeseler bile oradan aldıkları siparişleri alıp, o şahıslara götürüyor. Ki Avusturya’da, Almanya’da, Hollanda’da, Amerika’da dahil var. Zira bizde olan bitki çeşidi ne Avrupa’da ne Amerika’da yok. Lakin biz bu bitkilerin değerini bilmiyoruz. Bizde 3 binin üzerinde şifalı bitki var. Biz bunları bir türlü tam manasıyla kullanamıyoruz” dedi.