Sıhhat irtibatçısı Serap Öcal, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını devrinde sıhhat hizmetlerinde dijital dönüşümün sürat kazandığını belirterek, “İstatistiklerde dünyadaki tüm web taramalarının yüzde 50’den fazlası taşınabilir aygıtlardan gerçekleştiriliyor.” dedi.
Öcal, Kovid-19 nedeniyle değişen bölüm dinamikleri ve dijital sıhhat uygulamaları hakkında AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Sağlıklı hayat için taşınabilir sıhhat uygulamalarının sık tercih edildiğini aktaran Öcal, “Salgın devrinde meskende daha fazla vakit geçirildiğinden taşınabilir aygıtlar ile cep telefonu kullanım mühleti arttı. Son devirde gebelik takibi, sağlıklı beslenme, hastalık takibi, fizikî aktivite hesaplayıcı ve nizamlı uyku için uyarıcı taşınabilir uygulamaların kullanımı da arttı. Bu tıp uygulamalar şuurlu kullanıldığında bireyler için epey faydalı.” diye konuştu.
İnternet ve toplumsal medyada aldatıcı eser reklamlarına karşı da şuurlu hareket edilmesi konusunda vatandaşları uyaran Öcal, “Her tedavi şahsa özeldir, bir diğerine iyi gelen ilaç, eser size iyi gelmeyebilir. Yan tesirleri bilinmeyen bitkisel destekler, kullanılan başka ilaçlar ile etkileşime girip daha çok ziyan verebilir. Bu tıp eser kullanımlarından evvel kesinlikle en yakın eczacıya, aile doktoruna yahut alanında uzman tabibe başvurulmalıdır.” sözlerini kullandı.
“İnsanlar son yıllarda daha çok taşınabilir hale geldiler”
Öcal, salgın periyodunda sıhhat hizmetlerindeki süratli dijital dönüşüme dünyadaki tüm kesimlerin ayak uydurmak için yapılarını bu duruma uygun hale getirmeye çalıştığını aktardı.
Kovid-19 periyodunda dijital sıhhat uygulamalarına ilginin arttığına dikkat çeken Öcal, şunları kaydetti:
“İnsanlar son yıllarda daha çok taşınabilir hale geldiler. Kovid-19 salgını periyodunda sıhhat hizmetlerinde dijital dönüşüm sürat kazandı. İstatistiklerde, dünyadaki tüm web taramalarının yüzde 50’den fazlası taşınabilir aygıtlardan gerçekleştiriliyor. Hastalar tıbbi bilgi almak için taşınabilir aygıtlardan çevrimiçi oluyor, bu hastaların yüzde 47’si tabip araştırma, yüzde 38’si hastane ve tıbbi tesisi inceleme ve yüzde 77’si tıbbi randevu için rezervasyon süreçleri için taşınabilir uygulamaları kullanıldığını gösteriyor.”
Öcal, yapay zeka dayanaklı aygıtlar, “teletıp” ve “blockchain” elektronik sıhhat kayıtlarının sıhhatte dijital dönüşümün somut örneklerinden olduğunu lisana getirdi.
Teknolojinin sıhhat hizmetlerindeki işleyişe büyük avantaj sunacağını anlatan Öcal, “10 yıl evvel insanlara bir görüntü oyununa misal aygıtla acılarının azaltabileceğini söylemek pek çok boş bakış toplardı. Sanal gerçeklik sıhhat hizmetlerinde dijital dönüşümün en değerli noktasıdır. Milyonlarca insan hala kronik ağrıyla çaba ediyor. ABD Hastalık Denetim ve Muhafaza Merkezi verisine nazaran 2016 yılında 50 milyon ABD’li yetişkin kronik ağrı yaşadı. Onlar için sanal gerçeklik ilaçlara nazaran daha inançlı ve daha verimli bir alternatif. Sanal gerçeklik teknolojisi yalnızca ağrıyı tedavi etmek için değil, ankisyeteden travma sonrası gerilim bozukluğuna ve felce kadar her şey için kullanılıyor.” formunda konuştu.
“5G teknolojisi sıhhat hizmetlerine değerli katkı sunacak”
Öcal, 5G teknolojisinin sıhhat hizmetlerine değerli ölçüde katkı sunacağını söyleyerek, “Teletıp için 5G teknolojisine geçilecek olması, hastaların pozisyonu ne olursa olsun daha iyi görüntü konferans kalitesi yaşayacağı manasına gelir. Daha da değerlisi, hekimler organların, yumuşak dokuların ve kemiklerin hakikat, gerçek vakitli görüntülemesine erişebilecek ve bu da yanlış teşhis riskini büyük ölçüde azaltacaktır . Mevcut ağ bant genişliği ile tabiplerin büyük görüntüleme evraklarını bir uzmana göndermesi saatler sürüyor. Sıhhat tesisleri 5G ağlarına geçtikten sonra, iletim süreci yalnızca birkaç dakika sürecektir.” değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: Anadolu Ajansı / İlhami Erkılıç
Haberler.com
