Federasyon Lideri Abdullah Topaloğlu, 2020 Tokyo Olimpiyatları’nda Türkiye’ye okçulukta birinci altın madalyayı kazandıran Mete Gazoz’u, karışık grupta Tokyo’da dördüncülük başarısı elde ettikleri ekip arkadaşı Yasemin Ecem Anagöz’ü ve Okçuluk Ulusal Kadrosu Antrenörü Göktuğ Ergin’i çiçeklerle karşıladı.

Lider Abdullah Topaloğlu, ziyaretten duyduğu memnunluğu lisana getirerek, “Olimpiyat kafilemiz federasyonumuzu ziyarete geldi, Mete Gazoz madalyasını getirdi, federasyonumuza teslim etti. Biz de bu hoş asil kanılarından ötürü kendisini tebrik ettik, başarısıyla gurur duyduk. Tüm millet olarak, ülke olarak bizi gururlandırdı, ardındaki teknik grubumuz, öteki kulüplerimiz, antrenörlerimiz, en küçükten en büyüğe tüm okçuluk topluluğunun emeği olan bir madalya bu. Tüm milletimize ve okçuluk topluluğuna güzel uğurlu olsun diyoruz.” diye konuştu.

Teknik takımın de çok büyük fedakarlıklarla çalıştığını belirten Topaloğlu, “Mete kardeşimiz, Yasemin kızımız, teknik yöneticimiz, hepsinin çok büyük emekleri var. Hepsi 5 yıldan beri bu madalya için çalıştılar ailelerinden, çocuklarından uzak kaldılar lakin sonuç nitekim çok hoş oldu, tebrik ediyoruz, iyi uğurlu olsun. Federasyonumuzda çocuklarımızı her vakit ağırlıyorduk aslında lakin bugün öteki bir manası var, bizler için çok daha manalı bir gün.” dedi.

– Mete Gazoz: “Madalyamızı alıp buraya keyifli bir formda geldik”

Ziyarette olimpiyat şampiyonu ulusal okçu Mete Gazoz da çok keyifli olduğunu belirterek, “Tabii ki de liderimizin söylediği üzere bu bir takım çalışması, kadro olarak, bir grup ile çalışmaların sonucu olarak elde ettiğimiz bir şey. Ben yalnızca temsilen madalyayı aldım. Olağan ki de ön planda ben daha çok göründüm ancak madalyanın art planında olanlar ve bu denli vakit yapılan bir sürü şey, düşününce çok kısa bir vakit geçmiş üzere görünüyor fakat aslında çok uzun bir müddet sonunda madalyamızı alıp buraya keyifli bir biçimde geldik.” diye konuştu.

2020 Tokyo şampiyonu ay-yıldızlı atlet Mete, “Her şey çok hoş. Liderimiz da bize birçok kez ‘Sizin Tokyo’dan buraya madalya ile geleceğinizi biliyorum’ diye söylüyordu aslında, bunu gerçekleştirdik. Tek benim değil bütün Türkiye Okçuluk Federasyonu’nun kazandığı bir muvaffakiyet. O yüzden madalyada olması gerektiği yerde.” değerlendirmesinde bulundu.

Mete Gazoz, dün sabah İstanbul’da karşılanmalarıyla ilgili de “Karşılama çok hoştu, bütün herkes oradaydı. Yani o yol yorgunluğunun ve geçmişteki yaşadıklarımızın hepsini bu madalya ve karşılama götürdü diyebiliriz.” yorumunda bulundu.

– Ulusal okçu Yasemin Ecem Anagöz: “Güçlü de bir müsabaka çıkarttım, savaştım sonuna kadar”

Tokyo’da karışık ekipte Mete Gazoz ile birlikte dördüncülük başarısı elde eden ulusal okçu Yasemin Ecem Anagöz de “Daha düzgünü olabilirdi, başarıyı madalya olarak kıymetlendirecek olursak fakat çok çalışarak çok hazır bir halde gitmiştik. Güçlü de bir müsabaka çıkarttım, savaştım sonuna kadar bu da değerliydi benim için. Hiç değilse orada savaşan ruhumu kendime tekrar gösterdiğim için gururluyum.” formunda konuştu.

Yasemin Ecem Anagöz, Türkiye’ye geldiklerinde ağır bir kalabalığın kendilerini karşılamasından çok sevinç duyduklarını belirterek, “Hala daha etkisindeyiz, dün geldik hala karşılamalar devam ediyor. Çok hoştu, olimpiyat köyünde de esasen kadro ruhu bütün branşlar ortasında çok hoştu.” dedi.

Okçuluk Ulusal Grubu Antrenörü Göktuğ Ergin de şunları lisana getirdi:

“Şükürler olsun çok uzun yıllardır hayalini kurduğumuz, hepimizin sporcuyken hayalini kurmaya başladığımız olimpiyat madalyasına dokunma talihini elde ettik ve o madalyayı bugün buraya getirdik. Liderimize sunma bahtımız oldu. Bu mevzuda çok memnunuz, çok gururluyuz fakat doğal ki uzun yıllardır yalnızca hayalini kurmakla kalmadık, daima planlama yapıyorduk, her vakit buraya ulaşmak için yapmamız gerekenlerin neler olduğunu ön plana çıkartmaya çalışıyorduk. Bütün planlamalarımıza da programlarımıza da öncelikle liderimiz, tüm idaremiz, Gençlik ve Spor Bakanlığımız, Genel Müdürlüğümüz bize çok büyük bir dayanak sağladılar. Geçtiğimiz 5 yıl içerisinde bu madalyaya ulaşabilmek için yapılması gereken her türlü çalışmayı yapma imkanımız oldu. Bu kadar imkanın karşılığında da altın madalyayı ülkemize getirmek gurur verici.”