Pandemi süreci evlilikte çatlaklara neden oldu

Uzmanlar çiftlerin bağ dinamiklerine nazaran takviye almasını öneriyor

DİYARBAKIR – Pandemi süreci çiftlerin ortasını açtı, tartışmalar eksik kalmadı, uzmanlar çiftleri uyararak gün içerisindeki rutinlerini kendi münasebet dinamiklerine nazaran belirlemeleri ve uzmanlardan takviye almaları gerektiğini söyledi.

Pandemi nedeniyle konutta uzun müddet vakit geçiren çiftler ortasında uyuşmazlıklar ortaya çıkmaya başladığını belirten Uzman Ruhsal Danışman ve Psikoterapist Hayriye Müjde Erçetin, pandemi devrinde ikili bağların birçoğu olumsuz irtibat yüzünden ya ayrılıkla sonuçlandığını ya da gerçek bağlantı teknikleriyle alakaların daha da güçlendiğini vurguladı. Çiftlerin bağlantısıyla ilgili gün içerisindeki rutinlerini kendi münasebet dinamiklerine nazaran belirlemeleri gerektiğini söyleyen Uzman Hayriye Müjde Erçetin, “Korona virüs süreci herkesi etkiledi, geçimsizlik, şiddet arttı bu süreçte. Zira bireylerin birbirlerine tahammül etme süreci azaldı. His sürecimiz, hislerimizi denetim etmemiz, hislerimizle ilgili yaşantılarımız genelde sağ lobumuzla ilgilidir. Mantıksal akıl yürütme hünerleri sol lobomuzla faal olur. Bunları düşündüğümüz vakit beşerler korona virüs müddetince meskenden dışarıya çıkamadıkları için yahut konut içerisinde yükleri arttığı için bayanların, zira çalışan bayanların işlerini konuttan yürütmek üzere bir zaruriliği başladı. Konuttan işi yürüttüğü vakit birebir vakitte, bayanın konut içerisindeki sorumluluğunu da birebir anda yapması gerekti. Babanın yani eşin çalışma, gergin olma süreci üzere beşerler sorumluklarını yerine getirdiler, lakin güçlerini atabilecekleri imkanı, fırsatı, vakti ve ortamı bulamadılar. Hasebiyle birlikte yaşayan çiftlerin çatışmaları da fazla oldu. Kendimizi deşarj edebileceğimiz, mantıksal akıl yürütme becerilerimizin aktive olacağı sol lobomuz çok fazla devreye giremedi” dedi.

“Sürekli taban tabana, yan yana, gergini arttırdı”

Uzman Ruhsal Danışman ve Psikoterapist Hayriye Müjde Erçetin, çiftlerin bir yıl boyunca daima taban tabana ve yan yana kalmaları ortalarında hasret hissini azalmasıyla beraberinde gerginliklerin başladığını vurgulayarak, bu nedenle ayrılıkların başkaldırdığını belirtti. Uzman Erçetin, “Sürekli taban tabana, yan yana, gerginiz artık. Tüm bunlar ilgileri zedelemeye başlıyor, tabi çiftler ortasında bu sorunlar kelam konusu olduğu üzere, bu süreçte çiftlerin alakalarının olumsuz yansımasına sebep olan öbür ögede, çocukla ilgili sorumluluğun artması da olabiliyor. Zira çocukla ilgili sorumluluk ve görülen davranış sorunları de bu süreçte hayli artmaya başladı. Hasebiyle çocuklarda görünen davranış sorunlarının artmasıyla birlikte, eşlerin bir birini suçlaması, birbirlerine olumsuz sözleri de bağlantılarını etkilemeye başladı. Tüm bunlar ve dediğim üzere birebir vakitte sorumlukların yerine getirilip, lakin sorumluluk dışı gücümüzü atabileceğimiz, hudut sistemimizi rahatlatabileceğimiz, imkanlarımızın ve ortamlarımızın olmayışı, bireyler ve çiftler ortası münasebetleri epey olumsuz etkilemeye başladı. Birincisi imkanlar dahilinde sevdiğimiz şeylere, hobilerimize vakit ayırmalıyız. Mesela beşerler arkadaşlarıyla manzaralı pazar sohbeti yapması, lakin o süreçte güya sahiden dışardalarmış ve arkadaşlarıyla sohbet ediyormuş üzere, o özel alanın oluşturulabilmesi çok değerli oluyor. Biz şuna alışmıştık, bağlantılarımızda günün sonunda bir ortaya gelmeyi ve biraz güne dair sohbet etmeyi, yorgun argın kenara çekilmeyi, evet tahminen gün içerisinde birbirimizi özlemeyi rutinine alışmıştık. Biz kaç jenerasyondur bu rutine alışmışken birden her şey tepetaklak oluyor, gün uzunluğu evdeyiz. Bağlardaki en temel sorunlardan biride, birbirimizin ruhuna temas edemeyişimiz. Nitekim ne istediğimizi, neyi beklediğimizi bilmeyişimiz, konuşamamak ve bağlantı kuramamak üzere bir düşüncemiz var. Bu süreçte birbirimizi anlamaya, tanımaya, beklentilerini görmeye, öğrenmeye ve bilmeye dair bir fırsata çevirebiliriz. Gün içerisindeki rutinlerini kendi alaka dinamiklerine nazaran belirleyebilirler. Ancak en azından şunu kabul etmek gerekir, bu süreçteki zorlanma çok olağan. Zira herkes zorlanıyor, herkes için yeni bir durum yaklaşık bir yıldır olan ve kimsenin daha evvel rutininde ve argümanında yer almayan durum” diye konuştu.

Uzmanlardan dayanak alınması gerekiyor

Uzmanlardan dayanak alınmasının değerli olduğunu belirten Erçetin, “Bu süreçte şöyle bir durumda kelam konusu olmaya başladı, ruhsal dayanak arayışı da artmaya başladı. Beşerler bağlantılarına dair zorlamalardan dolayı takviye alma arayışına girmeye başladılar. Bir istikametiyle boşanmalarda artmaya başladı, aile içi çatışmaların, tartışmalarla bir arada. Takviye arayışının artması da, aslında insanların münasebetlerini devam ettirme ve bağlantı kalitelerini artırmaya yönelik beklentilerinin ve umutlarının olduğuna dair bir ileti veriyor bize. Bu süreçte hepimiz zorlanabiliriz, bunun için kimi vakit uzman takviyesi almaya muhtaçlık duyabiliriz. Alaka kalitemizi artırmayı istiyorsak, onu devam ettirebilmeliyiz. Bu nedenle kendi bağlarının kalitelerini artırmak maksadıyla katiyetle uzman dayanağı almalarını tavsiye edebilirim” biçiminde konuştu.