Rusya’da yaşayan 47 yaşındaki Khadzi Murad Magamedov, 7 yıl evvel Parkinson’un birinci belirtileriyle karşılaştı. Hastalık bulguları gün geçtikçe ilerleyen Magamedov vakit içerisinde günlük gereksinimlerini karşılamakta zahmet çeker hale geldi ve çok sevdiği mesleği diş hekimliğini de bırakmak zorunda kaldı. Tedavi için Türkiye‘ye gelen Magamedov’un hayatı Doç. Dr. Ali Zırh tarafından muvaffakiyet ile uygulanan beyin pili operasyonu ile büsbütün değişti.
Genç Parkinson hastası Khadzi Murad Magamedov, hayatını derinden etkileyen Parkinson hastalığının tahlilini Türkiye’de birinci sefer sırf başta Parkinson hastalığı ve hareket bozukluklarının teşhis, teşhis ve tedavisine odaklanan ve bu taraftaki araştırmalara taraf veren bir klinik olarak hizmete giren Medipol Üniversitesi Parkinson ve Hareket Bozuklukları Merkezi’nde (PARMER) buldu. Beyin ve Hudut Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali Zırh tarafından muvaffakiyetle gerçekleştirilen operasyon sonrası eski halinden eser kalmayan Khadzi Beyefendi, mesleğine dönmenin sevincini yaşamanın yanı sıra spor yapıyor ve toplumsal hayatına kaldığı yerden devam ediyor.
“YARDIMSIZ YAŞAYAMIYORDUM”
Parkinson’un birinci belirtilerini 40 yaşında yaşadığını lisana getiren Khadzi Murad Magamedov hastalık sürecini şu sözlerle anlattı:
“Diş hekimiyim. Parkinson 40 yaşımda sağ kolumda başlayan rahatsızlıkla kendini gösterdi. Akabinde bu rahatsızlık ayağıma geçti ve ayağım sürtünmeye başladı, bir mühlet sonra ayağımı sürterek yürümeye başlamıştım. Parkinson ilerleyince rutin işlerimi yapamaz duruma geldim ve işime gidemedim. Bir süre sonra yardımsız yaşayamaz, günlük gereksinimlerimi tek başıma karşılayamaz oldum ve daima birilerine muhtaçlık duyuyordum. Bu beni çok üzüyordu. Yalova’da yaşayan bir tanıdığım Türkiye’de beyin pili tedavisinden bahsetti. Ben de internette araştırma yaptım ve karşıma Hekim Ali Zırh çıktı. Kendi ülkemdeki beyin pili ameliyatı yapan tabipler da dahil olmak üzere öteki hekimler da araştırdım, ancak Türkiye’ye muayeneye geldiğim vakit mutlaka burada ameliyatımı yaptırmam gerektiğini düşündüm. O gün, o an karar verdim ve akabinde ameliyat sürecim başladı. Hekimim Ali Beyefendi “Mesleğine geri dönebilirsin” dediğinde bu kelamına pek inanmamıştım; zira benim semptomlarım çok ağırdı. Kendi kendime işime dönemem diye düşündüyordum, ama ameliyat olduktan sonra tabip söylediği kelamı tuttu ve beni mesleğime geri döndürdü. Çok mutluyum ve inanılmaz memnunum, bunu sözlerle anlatmam çok sıkıntı. Hekim Beyefendi “Sporu bırakma, spor yap, sana iyi gelecek” demişti; ben de spor yapmaya başladım tekrar. Evvelden en küçük bir şeyi yaparken bile birine muhtaçlık duyardım, şu an kimseye gereksinim duymadan her şeyi kendim yapıyorum. Bu hastalığı yaşayan biri olarak Parkinson hastalarına tavsiyem bu ameliyata uygun bir hasta iseniz mutlaka korkulacak bir operasyon değil, hakikaten sonrası büyük bir değişim.”
“BEYİN PİLİ TEDAVİSİ İLE ESKİ SAĞLIKLI GÜNLERE TEKRAR MERHABA DEMEK MÜMKÜN”
Beyin pili takılması ameliyatını muvaffakiyet ile gerçekleştiren Medipol Üniversitesi Parkinson Hastalığı ve Hareket Bozuklukları Merkezi (PARMER), Beyin ve Hudut Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali Zırh, “Genellikle ileri yaş hastalığı olarak bilinen, ama günümüzde gençlerde de görülebilen Parkinson; birden fazla hastada hareketlerde yavaşlama, yüz sınırlarında donuklaşma, mimiklerde azalma, maske yüz denilen değişim, küçük adımlarla yürüme ve titreme üzere belirtilerle karşımıza çıkan santral hudut sisteminin kronik dejenatif ilerleyici bir hastalığıdır. Hastalıkta öncelikli tedavi usulü ilaç tedavisidir. Ancak medikal tedavinin yetersiz kaldığı ya da şiddetli ilaç yan tesirlerinin yaşandığı durumlarda, hastanın yaşı genç de olsa gündeme ‘Beyin pili’ tedavisi gelir. Hasta uyanık iken, konuşa konuşa ve hasta ile karşılıklı sohbet halinde gerçekleştirilen beyin pili operasyonunun hastalara sağladığı katkıyı “hastalığın saatini geri almak” diye tanımlayabiliriz. Beyin pili takılması ameliyatından sonra 2-3 haftalık bir pil programlama devri başlıyor ve biz o hastaya en uygun gelecek parametleri ayarlıyoruz. Bu süreç sonrasında hastalarımızı memleketlerine ya da ülkelerine uğurluyoruz. Beyin pili tedavisi ile toplumsal hayattan kopan, diğerlerinin yardımıyla yaşantısını sürdürmek zorunda kalan ya da Khadzi Beyefendi üzere mesleğini icra edemeyen birçok hasta günlük yaşantısına geri dönerek hayatlarına kaldıkları yerden devam ediyorlar ve mesleklerini tekrar icra edebilme bahtı yakalıyorlar” dedi.
BEYİN PİLİ TEDAVİSİ İÇİN TÜRKİYE TERCİH EDİLİYOR
Dünyanın birçok ülkesinden Parkinson hastasının beyin pili ameliyatı olmak için Türkiye’ye geldiğini söz eden Doç. Dr. Ali Zırh şöyle devam etti:
“Ülkemiz son yıllarda bu işle ilgili çok kıymetli bir bölge haline gelmeye başladı. Bu paralelde, yabancı ülkelerden gelen çok sayıda hastalarımız var. Birçok Parkinson hastası Türkiye’ye gelip tedavi oluyor.”
Kaynak: Demirören Haber Ajansı
Haberler.com
