İçişleri Bakanı Süleyman Soylu

Bugün terör örgütü PKK‘nın şehit ettiği 13 vatandaşımıza ve Gara operasyonuna da değinen Soylu, “Hesabı herkes açık açık konuşsun. Bize karşı farklı bir davranışları olur ölçüsüyle hareket ediyor. Herkesi yakar. bu dünyada da öteki dünyada da. Geçen hafta Gara’da 13 saf insanın başına kurşun sıktılar. 6 yıldır ellerinde azap ettiler. Birilerinin dediği üzere konuk etmediler. Direkt azap ettiler, sonunda da öldürdüler. Üniversitelerde slogan atan ihtilal devrim diye baş ütüleyen bayatlamış sol örgütlerden bir tane kınama var mı? yoktur. Olmaz da olamayacak da.” dedi.

Soylu, konuşmasına şu sözlerle devam etti:

“TERÖRİST DEYİNCE KIZIYORLAR”

Teröriste terörist diyoruz. Dediğimiz vakit bizi eleştiriyorlar. Öcalan için özgürlük yapan, hareket yapan beşere biz ne diyelim. Geçenlerde sadece yalakalık olsun diye tekrar vekiller kelamda tecrit kalksın özgürlük gelsin diye açıklama yapmaya kalktılar. Yapabilirler mi? Yaptırır mıyız? Buna müsaade eder miyiz? O siyasi partiye reaksiyon verdiğimizde bunu diyemezsiniz, 6 milyon insanı temsil ediyor diyorlar. O temsil ettiğin beşerden kimileri 537 gündür kapında bekliyor. Hakaret edeceğinize ilgilenseydiniz.

“ENAYİLİK BİR DEVLET ADABI DEĞİLDİR”

Lafa geldi mi lisan pabuç, bizim itiraz ettiğimiz husus şudur. Terör örgütü olduğu açık, cürüm açık.. Terörist olmak kabahattir. Lakin kabahatli biziz. -Mış üzere yapılacak, söylenmeyecek, siyasi nezaketi beklenecek, yok efendim devlet adabı beklenecek. Kimse kusura bakmasın enayilik bir devlet adabı değildir. Hele bu devletin adabı hiç değildir. Biz olayın çabucak akabinde sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla iki sayın genel lidere gittik. Olayı tüm çerçevesiyle kendimize ilişkin konuları tüm samimiyetimizle, tüm olan bitenin detayıyla kaçırıldıkları andan katledildikleri ana kadar olan süreci namusumuzla, onurumuzla, devlet adabıyla tabir ettik.

Ortak yazgıda, tasada, kıvançta birlikte olduğunu düşündüğümüz insanlara karşı ortaya koyduğumuz bir sorumluluktur. Bu sorunluluk gerçekten olayların çerçevesi içerisinde. Ne kadar nezaket ortaya koymuşsak beklediğimiz de odur. biz bu periyodun gereklerini yerine getiriyor değiliz, geleceğimize miras bırakıyoruz. Gerçek alışkanlıklar, gerçek gelenekler. Bu tip periyotlarda polemikleri bir tarafa bırakıp yarına ilişkin bizden sonra geleceklere yanlışsız davranış anlayışını emanet etmek. Hepimiz insanız. Sözümüzde, lafımızda kesinlikle eksiğimiz vardır.

“KILIÇDAROĞLU’NUN YAPTIĞI PKK’YI AKLAMAKTIR”

Sayın Kılıçdaroğlu’nun bizim arkamızdan güya bu ayrıntıları anlatmamışız üzere görüşmeden çıkar çıkmaz küme toplantısında sıkıntıyı siyasi tartışmaya dönüştürüvermesi, sorumlunun sayın Cumhurbaşkanımızı olduğunu söylemesi PKK’yı aklamaktan, üstünden yük almaktan, bu acı olayı bir siyaset materyali haline dönüştürmekten öbür bir şey değildir. Çok üzüldüğümüzü, yaralandığımızı, anlattıktan sonra metnin bir kesiminin bile değişmemiş olduğunu dinlerken üzülerek müşahade ettik. Yaşın büyük olması yanılgı yapılmayacağı manasını taşımaz. Gelmişiz, anlatmışız, ne kadar sorunuz varsa buyurun cevaplamaya hazırız demişiz. Ondan sonra sayın Cumhurbaşkanımızın üzerine yıkmaya çalışmak PKK’yı aklamaktır.”

Haberler.com