Tam kapanmada "yaşlılar ve çocuklarla daha fazla ilgilenilmesi" tavsiyesi

Trakya Üniversitesi (TÜ) Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serdar Öztora, tam kapanma periyodunda yaşlılar ve çocuklar üzere kırılgan kümelerle daha fazla ilgilenilmesi tavsiyesinde bulundu.

Prof. Dr. Öztora, AA muhabirine, tam kapanmanın salgının artış suratının denetim altına alınması açısından kıymetli olduğunu söyledi.

Kapanmanın gerekliliği konusunda kimsenin başında soru işareti olmaması gerektiğini belirten Öztora, kurallara ne kadar fazla uyulursa daha sonra yeni bir kapanma ihtimalinin de o derece azalacağını söz etti.

Kapanma devrinde birtakım toplumsal zahmetler görülebileceğini belirten Öztora, “Özellikle yaşlılar ve çocuklar üzere daha kırılgan nüfusa karşı dikkatli olmamızda yarar var. Yaşlıların en çok külfet duydukları ya da korktukları durum izole olmak ya da göz gerisi edilmek. Bu, onlar için hakikaten bir sorun kaynağı. O yüzden yaşlılarımıza bu devirde bilhassa özel kıymet göstermeliyiz. Büyük çoğunluğu aşılı olsa dahi yeniden de biz paklık, maske ve uzaklık tedbirlerini bırakmadan yaşlılarımızla ilgilenmeliyiz.” dedi.

Öztora, bu süreçte yaşlılara ziyarete gitmek yerine her gün onlarla görüşmek, külfetlerini sormak ve imajlı görüşmeler yapmanın yaşlılar için epey yararlı olacağını tabir etti.

Yaşlılara, kendilerini konutta oyalayacakları birer meşgale bulmanın da kıymetli olduğunu anlatan söyleyen Öztora, şöyle devam etti:

“Yaşlılarımızın tek korktukları şey yalnız kalmak. Başlarına bir şey gelirse ne yapacakları konusundaki telaşları. Bu hususta tasa duymalarına gerek yok aslında. Zira tüm sıhhat kurumları çalışıyorlar. Eczaneler açık. Yakındaki market ve bakkallar açık. Rastgele bir eza duyacakları sorun olmayacak. Acil ve olağan durumlarda başvurabilecekleri merkezler açık olacak. Bu bahiste bir düşünce duymalarına gerek yok aslında.”

“Çocuklarımıza bilhassa dikkat etmemiz lazım”

Öztora, çocuklarla ilgili dikkat edilmesi gereken daha fazla bahis olduğunu belirtti.

Kapanma ve salgın devirlerinin çocuklara tesirleriyle ilgili yapılmış birçok çalışma olduğunu aktaran Öztora, “Çocukların çok kolay huzursuzluktan tutun daha ileri bulgular verebildiği gösterilmiş. O yüzden çocuklarımıza bilhassa dikkat etmemiz lazım. Bu salgınla ilgili daima ‘Çok şükür ki teknoloji vaktine geldik’ diyoruz ancak bazen de ‘Ne yazık ki teknoloji vaktine denk geldik’ diyoruz. Çocuklarımız bütün gün ekran karşısında okullarına devam edebiliyorlar. Onun dışındaki boş vakitlerini tekrar ekran karşısında geçirmeye devam ettikleri takdirde onlar bu külfetleri yaşamaya daha büyük aday oluyorlar.” tabirlerini kullandı.

Öztora, ailelere çocuklar konusunda kıymetli misyonlar düştüğünü vurgulayarak şunları kaydetti:

“Ailelerin çocuklarıyla kaliteli vakit geçirmeleri, faaliyette bulunmaları çok değerli. Tahminen evvelden herkes günün yorgunluğuyla köşesine çekilip televizyon karşısına geçebilir ya da öbür bir şeyler yapabilirdi lakin bu devirde bir ortaya gelinen vakitleri kaliteli kullanmak kıymetli. Çocukların toplumsal gelişimi açısından da akran kümeleri çok değerli. Bunların da olumsuz etkilendiği zati gösterilmiş. Çocuklar dışarıya koşmak top oynamak istiyorlar. Lakin bilhassa apartman dairesi üzere yerlerde yaşayanlar için aileleriyle birlikte geçirecekleri vakit ve oyunlar çok daha yararlı ve tesirli olacaktır.”