Kanser, diyabet, epilepsi üzere birçok hastalığı bitkisel ilaçlarla iyileştirdiğini argüman eden Mehmet Sıddık C. tarafından dolandırıldıklarını belirten Ceran ailesi yaşadıkları süreci anlattı.
1 YIL BOYUNCA İLAÇ ALIP ÖDEME YAPTILAR
Mehmet Sıddık C. isimli şahsa inandıklarını aktaran anne Nazan Ceran, şahsın pet şişe içinde getirdiği ilaçları kullandıktan sonra oğulları Emirhan’ın çok daha ağır nöbetler geçirmeye başladığını söyledi. Uydurma hekimden 1 yıl boyunca ilaçları alıp ödeme yapan aile şahsın kendilerine milletlerarası bir ilaç devinin Almanya’daki üretim merkezinde çalıştığını söylediğini aktardı.
ŞİRKET FORMÜLLERİN PEŞİNDE PALAVRASINI ATTI
Mehmet Sıddık C. isimli şahıs, aileye şirketin kendisindeki formülleri almanın peşinde olduğunu ve bu sebeple Türkiye’ye kaçtığını söyledi. Aile ellerinde hiçbir evrak olmadığı şikayetçi olamadıklarını belirtti.
“İYİLEŞECEK DEDİ, BİRİNCİ BAŞTA 39 BİN LİRAYA ANLAŞTIK”
Anne Nazan Ceran, “Bundan iki yıl önceydi. Bir akraba vasıtasıyla bu şahısla tanıştık. Geldi, Emirhan’a baktı, ‘Ben bu çocuğu iyi ederim, 7 yaşındaki haline döner’ dedi. Emirhan epilepsi hastası yani zihinsel gerilik. ‘Tedavi ederim, kendini gezdirip dolaştırıp bakacak duruma gelir’ dedi. Ben de çok umutlandım. Umut dünyası sonuçta. 39 bin liraya mutabakat yaptık. İlaçlara başladık. Bu ortada tabibin vermiş olduğu, kullandığı epilepsi ilaçlarını kesti. Kendi ilaçlarını başlattı bize. Başladıktan 15 gün sonra Emirhan çok ağır nöbetler geçirmeye başladı. Ben telefon ettim çok korktum. O da bunların olağan belirtiler olduğunu söyledi. Bedendeki biriken kimyasal ilaçları attığı için bunlar olağan, dedi” diye konuştu.
“İLAÇLARI PET ŞİŞEDE GETİRİYORDU, 180 BİN LİRA ÖDEDİK”
Daha sonraki süreçte şahsın daima para istediğini aktaran anne, “Bize, ‘Askeri bir laboratuvara giriyorum oraya girerken para ödemem gerekiyor ki ben size ilaç yapıp getireyim’ diyordu. İlaçlar daima geceleri geliyordu. Geç saatlerde para almaya geliyordu. Bu türlü böyle ilerledi. Bir yıl olmadan bizi bıraktı aslında. O ortada 180 bin lira para ödedik. İlaçları pet şişelerde, kavanozlarda o denli şeylerde getiriyordu. Hap değil sıvı şurup biçimindeydi. Birçok vakit telefonuna ulaşamıyordum aslında. O yüzden de çok mağduruz hem maddi hem manevi çok problemler yaşadık. Denize düştük yılana sarıldık. Evladım iyi olsun istedim bir şeyler yapmak istedim. Sonucu bu türlü olunca çok üzüldüm. Benim istediğim hiç kimse kanmasın bu türlü şarlatanlara. Bir yıl olmadan 180 bin liralık ziyanımız vardı. Bağlantısı biz kesmedik o bizimle kesti. O bizi bıraktı. Çok fazla telefonu vardı beyefendinin esasen hiçbirinden ulaşamıyordum. En son aradım hiç ulaşılamaz oldu bir daha da dönmedi bana.”
“ELİMİZDE HİÇBİR DOKÜMAN YOK, YASAL SÜREÇ BAŞLATAMADIK”
Ellerinde hiçbir evrak olmadığı için yasal süreç başlatamadıklarını söz eden Nazan Ceran, “Yasal bir sürece başvurmadık. Zira kanıtlayabileceğimiz hiçbir şey yok elimizde. Yani yasal bir evrak yok. Ben çok düşünüyorum lakin ilaçlarda da elimizde kalan bir şey olmadı. Hiçbir şey yok ne ilaç faturası ne öbür bir şey yazılı hiçbir şeyimiz yok. Bildirilerimiz vardı yalnızca bildirilerimiz vardı onları da sildim” dedi.
“BU SON OLMAYACAK, İLLAKİ BUNUN DEVAMI GELECEK”
Baba Nurettin Ceran ise, “Bu olay son olmayacak illaki bunun devamı gelecek Mehmet olacak Hasan olacak Hüseyin olacak bu cins beşerler çıkacak devamlı. Lütfen seyreden insanlara söylüyorum, başında bu cins hastalık olan insanlara söylüyorum, evvel Allah’a güvensinler. Her şeyi tıptan beklemesinler her şeyi devletten de beklemesinler. Okusunlar araştırsınlar. Süreci yargıya taşıyamadık zira her şey gayri resmi gerçekleşti” formunda konuştu.
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Burçak Bozkuş
Haberler.com
