Taarruz gayeli drone ve insansız hava araçlarının (İHA) etkisiz hale  getirecek Fedai’nin birinci uçuşu yakın vakitte gerçekleştirilecek. Bu ay içinde de gerçek drone’lara karşı bir gösterimin yapılması hedefleniyor.

Transvaro İcra Konseyi Üyesi Güray Ali Canlı açıklamada, Fedai’nin, kamikaze İHA/drone akınlarını durdurmak amacıyla  geliştirilen bir müdafaa sistemi olduğunu ancak muhtaçlık doğrultusunda ilerleyen  periyotta aracının kendisinin de akın gayesiyle kullanılabileceğini söyledi.

Bu cins insansız sistemlerin son yıllarda çok süratli geliştiğini ifade  eden Canlı, otonom ve sürü halinde uçan taarruz dronlarını durdurmanın neredeyse  imkansız hale geldiğine dikkati çekti.

Canlı, Suudi Arabistan’ın petrol rafinerilerine bu tıp araçlarla geçen  yıl yapılan taarruzların dünyayı petrol krizine sürükleyecek boyuta geldiğini  anlatarak, şunları söyledi:

“Küçücük İHA’ların günümüzde dev tesirleri olabiliyor. Bunları düşürmek  için birçok usul geliştirildi ancak en tesirlisi bunları havada vuran İHA atmak.  Bu bahiste dünyada birçok çalışma başladı Uzakdoğu’dan ABD ve Avrupa’ya kadar. Bu  çalışmaları inceledik. Bu çalışmaların en değerli tarafı bu eserleri satın  alamıyorsunuz, kullanamıyorsunuz, ihracat müsaadesine bağlı, dizaynda alınan  patentler nedeniyle çok büyük teknoloji transfer bedelleri gündeme geliyor. Daha  da ötesi bu bedelleri ödeseniz bile kısıtlamalar, ambargolar kelam konusu oluyor.  Bunun üzerine biz de kendi çözümümüzü, Türk tipi ulusal çözümümüzü ürettik. Bunu  dünyada var olan 5 ya da 6 tahlil ortasında en iyi tahlil olarak görüyoruz.  Fedai’nin kanat ve izleyici takip sistemi yapısı öteki tüm eserlerden farklı  ve bizde bunları patente döküp 2 patent başvurusu yaptık, o formda yola çıktık.”

İHA’lar kullanılarak askeri tesislere, havaalanlarına, hangarlara,  kritik devlet dairelerine, petrol rafinerilerine, limanlara saldırılar  düzenlendiğine değinen Canlı, bunları önlemek maksadıyla geliştirilen; Fedai,  radar, termal kamera ve denetim ünitesinden oluşan drone tedbire sistemine “drone  killer”dan yola çıkarak DROKA ismini verdiklerini söyledi.

Canlı, radar 10-12 kilometreden rastgele bir uçan yabancı cismi tespit  ettiğinde elektro optik süitin gündüz, gece, sis fark etmeksizin oraya döndüğüne  ve cismin tahlil edilerek tahdit olup olmadığına karar verildiğine işaret ederek,  gelen cismin koordinat, taraf, sürat bilgilerinin oto pilota yüklenmesi sonrasında  Fedai’nin tüpten otomatik ayrılarak amaca yöneldiğini aktardı.

Fedai’nin tehdide yaklaşınca kendi optik arama sistemiyle hedefin  üzerinde, sürü halinde ise içinde patladığını belirten Canlı, “Oldukça geniş bir  yarıçap içerisinde tesirli, yani vurmasına gerek yok. Çok tesirli harp başlığı var,  tehditlerin hepsini düşürüyor. Misyon iptal edilirse meskun mahal üzerindeyse  havada patlatılıyor, değilse paraşüt açarak aşağı indiriliyor ve tekrar kullanıma  hazırlanıyor.” diye konuştu.

“Vidasına kadar Türk firmalarının”

Fedai’yi geliştirme sürecinde gelinen evreye ait de bilgiler  veren Canlı, şunları kaydetti:

“Fedai’nin kalıpları, modellemeleri, hesaplamaları, optik ortacısı,  LİDAR’ı bitti, fırlatma tüpü yapılıyor. Birinci başta fırlatma tüpünden atacağız.  Karbon kalıpları bitti, Garanti Kompozit firmamız tarafından yapılıyor. Harp  başlığı bitti, Troy Teknoloji Savunma tarafından yapıldı. Oto pilotu, paraşüt  indirme sistemi bitti. Komuta denetim düzeneği HAVELSAN tarafından son  etaba getirildi. Bu ay sonunda artık silahlı kuvvetler, Savunma Sanayii  Başkanlığı mensuplarına göstereceğimiz halde olacak. Birkaç deneme yaptık.  Kalıpları yapıldığı için artık peş peşe atabiliyoruz. Ay sonunda gerçek drone  düşürmek biçimindeki bir gösterimi ilgililerin dikkatine ve görüşlerine sunmayı  hedefliyoruz.”

Canlı, öncelikli amaçlarının silahlı drone ve İHA’ları düşürmek  olduğunu fakat gereksinime nazaran harp başlığı değiştirilerek Fedai’nin anti-tank,  anti-personel bir savunma sistemi ya da kendisi hücum yapabilen bir araç olarak  kullanılabileceğini lisana getirdi.

Fedai’nin tümüyle, en ufak vidasına kadar Türk mühendisleri ve  firmalarının çalışmalarıyla geliştirildiğini vurgulayan Canlı, şöyle devam etti:

“Çok iyi biliyoruz ki Fedai uçup birinci akın İHA’sını düşürdüğü andan  itibaren dışarıdan aldığımız modüller olacaksa bunların hepsine ambargo  koyulacak. O yüzden her şeyi burada yapmaya çalıştık ve becerdik. Çok önemli  katkılar oldu. Öteki eserlere nazaran aşağı üst birebir büyüklükteki harp başlığıyla  2-2,5 buçuk kat tesir sağlıyoruz. Troy Teknoloji Savunma firmasına teşekkür  ediyorum. MS JETS bütün uçuşları kanalize etti. Garanti Kompozit firması hiç  üşenmeden kahrımızı çekti. Karbon bir uçak, gece gündüz çalışıp kalıpları  hazırladılar. Transvaro’daki mekanikçi arkadaşlar alt modülleri hazırladı.”

HARP BAŞLIĞINDAKİ 10 BİN PARÇACIKLA TEHDİDİ AVLAYACAK

Troy Teknoloji Savunma Müdürü Sait Ersoy Bereketlioğlu ise Fedai’nin  harp başlığına ait bilgiler verdi.

Buna nazaran, Fedai’nin harp başlığında yaklaşık 10 bin parçacık yer  alıyor. 1 kilogram termobarik tesirli PBX patlayıcı kullanılan harp başlığının  toplam tartısı ise 2,5 kilogramı buluyor.

Fedai’nin tesirli menzil yarı çapı 25 metre olarak öngörülürken, bu  durum alanda test edildi. Kullanılan patlayıcı anti-materyal ve termobarik  aktiflik sağlıyor. Bu nedenle maksat Fedai’den çıkan parçacıklardan kurtulsa bile  basınç tesiriyle etkisiz hale getirilecek. Fedai’de kullanılan patlayıcı da proje  için yerli ve ulusal olarak geliştirilip üretildi.