Hazine dedikoduları mağarayı definecilerin hedefi yaptı

Hazine dedikoduları mağarayı definecilerin maksadı yaptı

Kral Midas hazinesinin olduğu sav edilen Zırtlan Taşı Mağarası definecilerin gayesi oldu

DENİZLİ – Tarihte dokunduğu her şeyi altına çevirebilme efsanesiyle ünlenen Frigya Hükümdarı Midas’a ilişkin hazinenin Denizli‘nin Baklan ilçesindeki Zırtlan Taşı Mağarası’nda olduğu tezleri, mağaranın ününü artırdı. Bir insanın yatarak girebileceği kadar dar ve içinde sarkıt odaların bulunduğu Zırtlan Taşı Mağarası, hazine dedikoduları nedeniyle definecilerin de gayesi oldu.

Efsanelerde eşek kulaklarıyla ya da dokunduğu her şeyi altına çevirmesiyle ünlenen Frigya Hükümdarı Midas’ın hazinesinin, Denizli’nin Baklan ilçesinde bulunan Zırtlan Taşı Mağarası’nda olduğu argüman ediliyor. Etraf ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıkları Muhafaza Genel Müdürlüğü tarafından Denizli’de ‘Nitelikli Muhafaza Alanı’ ilan edilen 3 mağaradan birisi olan Zırtlan Taşı Mağarası esrarını koruyor. Baklan ilçesi, Beşparmak Dağı’nın eteğinde bulunan mağara, etrafta hazine avcılarının aradığı merak ettiği yerlerden birisi olma durumunu sürdürüyor. Mağaranın girişi lakin bir insanın yatarak girebileceği kadar dar, içinde çeşitli odalar ve sarkıtlar bulunuyor. Baklan Belediye Lideri Yusuf Gülsever, yüzyıllardır toprak içinde kalan mağaranın içi temizlenerek turizme kazandırılması hedeflediklerini söyledi.

Uzmanlar tarafından incelendi

İçinde odacıkların dikit ve sarkıtların bulunduğu mağaranın bakanlık yetkilileri ve üniversitelerde vazifeli profesörler tarafından tekraren incelendiğine dikkat çeken Lider Gülsever, “Bu bölge tüm uygarlıkların ömür merkezidir. Lidyalılar, Firikyalılar, eski periyotlarda yaşamış medeniyetler o beşerler daima bu bölgelerde yaşamış. O zamanki ömür durumlarına nazaran, coğrafik şartlara nazaran kendilerine de bir formda barınaklar, kalacak güvenlikli yerler oluşturmuşlar. Onun için, Anadolu’nun birçok yerinde değişik mağaralar var. Bu bölgede de birkaç mağaramız var. Bunlardan biri de Zırtlantaşı Mağarası’dır. Bu mağara büyüklerimiz tarafından bilinir, kulaktan kulağa, lisandan lisana söylenir. Firikyalılar devrinde yaşamış olan hükümdarların bu bölgede de yaşayıp ikamet ettiği burada kaldığı bilhassa kral Midas’ın kaldığı söylenir. Yedi yıl evvel vazifeye geldiğimde, ilçenin tarihi dokusu ve her şeyine bir formda dokunduk. Bu tarihi yapıtlarımızdan mescitlerimiz türbelerimiz, başka yapıtların gün yüzüne çıkartılmasıyla ilgili çalışmalarımız oldu. Kültür varlıklarımızla, müzeler genel müdürlüğümüzle görüşmeler ilgili teknik işçilerin gelip bu bölgede yapmış olduğu çalışmalar tarihin sayfalarındaki bilgileri ortaya koydular. Burası evvel tescil oldu, sonra Etraf Şehircilik Bakanlığımızın bünyesindeki Tabiat Varlıklarını Müdafaa Heyeti Genel Müdürlüğü’yle de yapmış olduğumuz görüşmeler ve müracaatımız üzerine onlar da bu bölgede çalışma yaptılar. Üniversitelerden bu mevzuyla ilgili profesörler hocalarımız geldi. Mağaranın içini irdelediler geçtiğimiz günler de de resmi gazetede tekrar ikinci sefer tabiat varlıklarını muhafaza kurulunca onların vazife alanıyla ilgili tescili yapıldı. Şu an Türkiye’nin C tipi mağaralarından Zırtlantaşı Mağarası” diye konuştu.

Define avcıları rahat bırakmıyor

Kaçak hafriyat yapan defineciler tarafından mağaranın altının üstüne getirildiğini anlatan Lider Gülsever, şunları kaydetti:

“İçi altına üstüne getirilmiş durumda ve içerde baya çalışmak gerekir. Sarkıtlar oluşmuş biçimde mağaraya sürünerek giriyorsunuz. Buraya ulaşımda yol durumlarıyla ilgili etraf şehircilik bakanlığımızın yetkilileriyle görüştük. Önümüzdeki günlerde projelerimiz hazırlanacak. Bu bölgeye insanlarımızın rahatlıkla ulaşabilecekleri ziyaret edebilecekleri halde burayı gün yüzüne çıkartacağız. Beşerler geçmişini bilmeli, geleceğe de o halde yürümeli. Tarihimizi unutmamamız gerekir. İnsanlığın birinci ayak izlerinin olduğu yer Baklan ilçesidir. Üniversite hocalarımız tarafından da gelindi göründü tespit edildi. Bu bölgede birinci insanın yaratıldığı günden beri ömür var. Burayla ilgili farklı söylentiler var, üniversite ve kültür bakanlığından arkadaşların çalışmaları var. Onları önümüzdeki günlerde paylaşacağız. Frikyalılar tarafından kullanıldığını bildiğimiz, sonradan da Lidyalılar tarafından bu bölgede yaşayan hükümdarların kendilerini hem emniyette hem de inançta hissettiğini, bu dağın eteğinde, ovanın karşısında hayatlarının olduğu biliyoruz. Ömür varsa kıssada vardır. Bu mağaranın kıssalarını önümüzdeki günlerde dolu dolu kamuoyuyla paylaşacağız”